Contents

Güvenli Yapı Üretimi

Güvenimizi ihanet etmiş inşaat sektörü ile güvenli yapı imalatı mümkün mü?

6 Şubat depremleri ile pek çok insanımızı kaybettik. Hissettiğimiz acıyı artıran bir gerçek ise şuydu: can kayıpların tamamı önlenebilir, diğer zararlar da önemli ölçüde azaltılabilirdi.

Japonya ve Şili gibi ülkeler, yeryüzünün en şiddetli depremleriyle yaşamanın mümkün olduğunun, insanlığın depreme karşı çaresiz olmadığının kanıtı.

Deprem ülkesi Türkiye’de bir sonraki yıkıcı depreme geri sayım başlamış iken, elimizdeki imkanları başta can olmak üzere tüm kayıpları önlemeye yönlendirmeliyiz.

Güvenli Yapı Üretimi

Depremde yıkılmayan, hasar almayan, depremden hemen sonra, hatta deprem anında dahi hizmet vermeye devam eden yapılarımız ise, Türkiye’nin de depreme karşı çaresiz olmadığının kanıtı.

Buna karşılık yıkılmayarak can kaybını önleyen pek çok sayıda yapı ise, tasarım öngörüleri kapsamında hasar almak suretiyle can güvenliğini sağlamış ancak çeşitli derecelerde hasar sebebiyle önemli ekonomik kayıplara neden olmuştur.

Peki, ileriye dönük olarak:

  • Yapı güvenliğine dahli olan tüm paydaşların müteselsilen sorumluluk taşı bu sektörde, sorumluların ortadan kaybolmasını nasıl engelleyebiliriz?
  • Bunca yıkımın arasında insanımızı, bir yapının güvenli olduğuna nasıl ikna edeceğiz?
  • Mevcut paydaşları ile bu sektörü, işini düzgün yapmaya nasıl zorlayabiliriz?

Güvenli yapı üretimi bir yönetim sorunudur

Tüm bunları bir yönetim sorunu, bir yapım ve bilgi yönetimi sorunu olarak ele almak, ve bir çözüm önerisinde bulunmak istiyorum.

Güvenli yapı imalatını demoktratize etmeli, sürecin tamamen şeffaf kılmalı ve tüm kritik aktiviteleri kayıt altında tutmalıyız. Mevzuat ve standartlar esas itibari ile güvenli yapıların inşasına engel teşkil etmiyorlar, ancak yapı denetimi konusunda büyük eksikliklerin olduğu da aşikar.

Yapı güvenliği konusunda yasalar sorumluluğu tüm paydaşlara müteselsilen yüklese dahi, pratikte sorumlulukları ile karşı karşıya kalan pek az oluyor. Pek çok kaza ve enkazda, tüm paydaşlardan sadece bir veya birkaçı tespit edilebiliyor, veya yargı karşısına çıkarılabiliyor.

Dünya bu sorunları nasıl ele alıyor?

Yapı bilgi modelleme, dünyada her geçen gün daha da yaygın uygulamaya geçilen önemli bir alan. ISO 19650 başta olmak üzere ilgili pek çok standard geliştirilmekte.

Türkiye’de bu alanda önemli akademik çalışmalar, kamu ve özel projelerin şartnamelerinde BIM ile ilgili talepler, bu alanda pek çok ticari girişim ve BIM eğitim ve öğretim hareketliliği vardır.

İngiltere’de 2017’de Grenfell yangını sonrasında gündeme gelen “golden thread” bu tariflenen sistemin önde gelen uygulaması olarak gösterilebilir. Özetlemek gerekir ise, “golden thread” yapı ile ilgili bilgileri ve bu bilgilerin yönetimini kapsayan bütüncül bir yaklaşımdır, kamu yapılarının uyması zorunlu olan “UK BIM Framework” da nasıl uygulanacağını detaylı olarak tariflemektedir.

Türkiye Hazır Beton Birliği ve Kalite Güvence Sistemi, güvenilir yapısal malzeme sistemlerinin Türkiye’de işletilebileceğinin en önemli örneklerinden birisidir. CARES ise, donatı alanında benzer uçtan uca kalite sistemlerine gösterilebilecek önemli bir örnektir.

3-boyutlu donatı modelleme, donatının modüler tasararlanması, fabrika ortamında imalatı ve şantiyede hızlı inşaat olanaklarına da sayısız örnek göstermek mümkün.

Yapı Yaşam Döngüsü, BIM ve CDE

Yapı yaşam döngüsü, yapı ihtiyacının oluşmasından yapının ekonomik ömrünü tamamlamasına kadar olan süreci ifade eder. Yapı Bilgi Yönetimi (Building Information Management, BIM) ise bu döngüdeki veri ve bilginin oluşturulması, dağıtılması ve saklanmasını konu alır. Ortak Veri Ortamı (Common Data Environment, CDE) ise tüm bunlara imkan sağlayan bilgi sistemini ifade eder.

https://res.cloudinary.com/gulabi/image/upload/v1715559188/guvenli-yapi/yapi-yasam-dongusu.png
Yapı Yaşam Döngüsü

Yapı Yaşam Döngüsü

CDE’leri gözde canlandırmak için bir bilgi paylaşım platformu olarak e-nabız sistemine benzetebiliriz. Nasıl sağlık ile ilgili tüm rapor, laboratuar sonuçları, muayene bilgileri ve hatta akıllı saatten aktarılan canlı bilgiler kayıt altına alınabiliyor ise, benzer bir sistemin bir yapı için kurulmasını düşünebiliriz.

Yapı yaşam döngüsü boyunca tüm aktivitlerin kayıt altında tutulduğu bir düzende, hiçbir sorumlu ortadan kaybolamayacak ve olası bir enkaz halinde kusurlu tarafın tespiti de kolaylaşacaktır.

Enkaza giden süreç

https://res.cloudinary.com/gulabi/image/upload/v1715346303/guvenli-yapi/destruction.jpg

Enkaza giden sürecin kök neden analizi

Bir yapının enkaz haline gelmesinin pek çok nedeni olabilir.

Tüm bu süreçleri yönetebilecek yerli ve yabancı yazılım çözümleri bulunduğu gibi, e-imza ve diğer kriptografik yöntemler ile de güvenilirlikleri arttırılabilirler.

Örnek bir Senaryo

Örnek bir bina projesi ele alalım. Şuan oturduğunuz binanın yapımının öncesinde, ihtiyaç programı ve ön tasarım aşamasında ilgili mimarın tüm proje bilgilerini, müşterileri ile olan ilgili yazışma, çizimler ve projelerini bir CDE çözümü ile dijital olarak kayıt altına alıyor, bir “yapı bilgi modeli” hayata geçiyor.

Sonraki aşamalarda zemin etüdü, statik proje, elektrik, mekanik tesisat gibi alanlarda görevlendirilen ilgili mühendisler bu “model” üzerine verileri işliyorlar ve kayıt altına alıyorlar.

Mevzuatta hiçbir değişiklik olmadığı varsayımı ile, resmi tüm yazışma, onay ve kararlar da müşteri adına bu model üzerine işlenebilir.

Artık sahada aktivite başlama aşamasına gelindiğinde, şantiye defteri de bu model üzerinde tutulur ve tüm satınalma, malzeme seçimleri, malzemelerin kalite ve güvenlik belgeleri, geçici ve kalıcı tüm teçhizatların satınalma, bakım, garanti ve atık yönetimi belgeleri model üzerinde yerlerini alır.

Günlük saha aktiviteleri, yapı elemanlarının imalat fotoğrafları, beton numune örnekleri, test sonuç raporları gibi tutulacak kayıtlar model üzerinde takip edilir.

Şantiye aktiviteleri tamamlandığında ve iskan başladığında da tüm bu veri erişime açık bir şekilde yayında kalır. Böylelikle olası harhangi bir kusur, hasar veya yıkımda, geçmişe yönelik kayıtlardan kök neden analizi yapmak kolay olacağı gibi, kimin hangi tarihte hangi kararı ile ilgili imalatın yapıldığı, ihmal veya kusur var ise sorumlunun kimler olduğu kesin olarak belgelenmiş olur.

Böylelikle mevzuat iyileştirmeleri beklenmeksizin tüm paydaşları en güvenli yapıyı ortaya koymaya zorlayabiliriz.

Betonarme Donatısı ile ilgili Öneriler

Mühendisliğin ayrılmaz ilkeleri güven ve ekonomi odağında, diğer tüm faktörlerden bağımsız olarak, mevcut şartlar altında ve mevcut paydaşları kullanarak güvenli bina üretmek için ne yapabiliriz?

Tarif edilen örnek senaryoya ek veya bağımsız olarak, betonarme donatısı alanındaki belirsizlikleri, ihmal veya art niyete doğabilecek fırsatları azaltabiliriz.

Güvenilir Malzeme

Birleşik Krallıkta kanun ile zorunlu olmamasına karşın, pek çok projede CARES (Certification Authority for Reinforcing Steels – Donatı Çeliği Onay Kurumu) onaylı çelik (inşaat demiri) talep edilmektedir.

CARES ile en büyük kazanım, donatı çeliğinin potadan kalıba tüm sürecini kapsayan bir belge zinciri oluşturmasıdır. Yani çeliğin haddehanede hangi potada döküldüğü, malzeme içeriği ve ilgili tüm kalite ve denetim belgeleri, o çeliğin tedarik zincirinde katettiği tüm yol ve son olarak o demiri hangi işçinin ne zaman hangi makine ile nasıl kestiği, büktüğü de dahil olmak üzere uçtan uca bir belgelendirme sistemi.

Üstelik Türkiye’de hali hazırda bu sisteme akredite 15 çelik üreticisi bulunmaktadır, bunlardan 2 tanesi de İskenderun’da olmak üzere 3 tanesi depremin etkili olduğu bölgededir.

Türkiye’de bulunan CARES akredite inşaat çeliği üreticileri

CARES kurumunun üst düzey yöneticileri arasında Türkiye’li isimler de yer almaktadır.

Yönetim Kurulu

CARES websistesinde sunulan yönetici takımı şu şekilde:

Yani Türkiye’nin uçtan uca izlenebilirlik sistemi ile inşaat çeliği üretim ve denetleme kapasitesi vardır, bu alanda dünyanın önde gelen sistemlerini bizzat Türkiye’nin insanları yönetmektedir.

Güvenilir Yöntem

Bir önceki bölümde malzeme güvenliğinin mümkün olduğunu, gerçek ve günümüzde ülkemizde de çalışabilecek bir sistem olarak gördük. İyi malzemeyi, projesine uygun, maliyet etkin bir yöntem ile binalarda yapısal elemanların içine yerleştirmek istiyorsak, bazı yöntemlerimizi gözden geçirmeliyiz.

Hazır demir olarak bilinen fabrika ortamında kesilmiş ve bükülmüş donatının da bir adım ötesine geçerek, fabrika ortamında kafesler halinde kaynatılmış donatı kullanılabilir.

Örnek proje tarifinde bahsedildiği gibi dijital ortamda statik projesi çözülmüş yapının, betonarme tasarımı ve donatı detaylandırması da model üzerinde tamamlanabilir.

Bu işlem yapılırken, nakliye sınırları göz önüne alınarak, projenin tüm donatı ihtiyacı paralel katmanlara ayrılıarak, yapının donatısının yerine yerleştirme dışındaki tüm işlemleri fabrika ortamında izlenebilir şekilde gerçekeştirmiş olunur.

Böylelikle projelendirmeden malzeme tedariğine, fabrika ortamında kesme, bükme, kafes halinde kaynatma ve nihayetinde beton dökülmek üzere kalıba yerleştirme aşamasına kadar donatı ile ilgili tüm kayıtlar, hem 3B model üzerinde görsel olarak, hem irsaliye ile sevk edilen her bir kafes elemanın tüm evrak kaydı olarak ilişkilendirilmiş olur.

Yapı Güvenliğini Etkileyen Her Kalem İçin

Benzer yöntem ile, sahaya sevki yapılan her mikser ile o gün dökülen beton model üzerinde ilişkilendirildiğinde, hangi kolonun betonu hangi hazır beton fabrikasından hangi mikser ile sevk edildi, ne kadar zaman içinde hangi şartlarda kalıba döküldü, kalıp ne zaman söküldü gibi ilgili tüm kayıtların modele işlenmesi mümkündür.

Betonarme malzemenin ötesinde kaplamalar veya yangın güvenliğine etki edecek diğer tüm kalemler de bu sisteme dahil edilbilir.

Gelecekteki İyileştirmeler

Yukarıda tarif edilenler, dünyada hali hazırda uygulaması olan, gerçek, işleyen sistemlerdir. Mevcut şartlarda iyileştirmeleri beklemeksizin Türkiye’de hayata geçirilmeleri için herhangi bir engel olmadığı gibi başta fabrika ortamında üretimin getirdiği fire azalması, kalite güvencesi gibi kazançlar teşvik edici unsurlardır.

Gelecekte yapılacak düzenlemeler, benzer bir sistemi yasal zorunluğua bağlayabilir, e-devlet, e-imza, KEP, e-fatura gibi sistemlerle entegrasyonu ile destekleyebilir, uzun vadeli arşiv tutulmasının yasal düzenlemeleri yapılabilir.

Yeni yapılar üzerinden örnek verilse de, projeleri olan veya olmayan mevcut yapıların projelerinin kayıt altına alınması, deprem güçlendirmesi çalışmalarının kayıtları, durum veya hasar tespit çalışmalarının kayıtları gibi çalışmaların tamamı da böylesi bir sistem bünyesinde tutularak fayda sağlanabilir.

İdeal bir gelecekte, yapı güvenliği unsurlarının her birinin mükemmel olmasına rağmen yaşanacak olası bir enkazda, tüm bu sistemler, en azından adli süreçte paydaşların sunacakları delilleri barındıracağı için her halükarda milli server tasarrufu sağlamaya devam edecektir.